Saturday, March 17, 2012


Özkilis Kebap ve Lahmacun Salonu
Özkilis'de Oruk Kebabı

Dikkat: Ben nasıl aşçı değilsem, gurme de değilim. Bunlar kendi nacizane gözlem ve tespitlerim.

Bir değişiklik yapayım, farklı birşey yiyeyim, iyi bir gezi olsun şöyle farklı bir yerleri göreyim diyorsanız Fatih'teki Özkilis Kebap-Lahmacun Salonu güzel bir alternatif olacaktır sizin için.

Gitmeden önce mutlaka yapılması gereken birşey var, yol durumuna bakmak. Hele de yolu bilmeyen arkadaşlarla yola çıktıysanız ve kendi aracınız varsa kaybolmanız, trafiğe takılmanız hemen hemen garanti gibi. Ya taksi, ya toplu taşıma kullanın ya da Google Maps, GPS gibi aletlerle yolunuzu iyi belleyin. Zaten meşhur olmasından ötürü Google'da şak diye çıkıyor Özkilis.

Kebapta lüks arttıkça nezihşetirme yerleşmeye başladıkça, Salaş = Lezzet gibi karşı bir dalga oluştu (Boğaziçi Sosyoloji Bölümü'ne selam olsun). Nasıl Nezih = Lezzet değilse bunun tersi de geçerli değil. Doğru malzeme, doğru pişirme ve doğru sunum iyiyse yemek iyidir. Mitler yaratmaya gerek yok.

Öncelikle Özkilis'in hakkını verelim. Fazlasıyla başarılı bir lahmacun sunuyor size Özkilis. Herkes Lahmacun yaptığını sandığından ve tabiri caizse piç ettiğinden, Özkilis'in lahmacunu ayrı bir önem kazanıyor. Sarımsaklı ve soğanlı olarak iki çeşit var, ben sarımsaklıyı yeme taraftarıyım. Hele de sonrasında kebap yiyecekseniz. Daha hafif bir hissi var sarımsaklı lahmacunun her zaman.

Sarımsaklı
Soğanlı











Lahmacunun kıtır kıtır olması ve herbirinin ayrı tabaklarda gelmiş olması beni asıl vuran nokta oldu. Nezih restoranlarda bazen üst üste konularak servis yapılıyor ve alttaki lahmacunlar yumuşayıp ziyan oluyor. Özkilis'e bir artı daha. Yanına muhakkak kendi yaptıkları ayrandan isteyin.

Harika yeşillikler ve gerçekten hoş bir Gavurdağ geliyor. Pekmez kıvamında, koyu renkli ve ekşi-tatlı dengesi hoş bir nar ekşisi ve ceviz oldukça bonkör bir biçimde gavurdağın üzerine konmuş, harika.

Çorba olarak Lebeni tercih edebilirsiniz. Daha önce soğuk Lebeni içmiştim ve daha hoşuma gitmişti. Ama mevsimden olsa gerek sıcak servis vardı. Denemekte fayda var. İçli köfte sevenlerdenseniz ellerinizle yiyin bir tane, yağ fışkırsın biraz.



Küşleme
Kebaplara gelince biraz durmak gerekiyor. "Ben daha önce böyle kebap yemedim" diyeceğiniz bir kebap yok ortada. Biz ortaya Oruk, Küşleme ve Kilis Tava söyledik. Herşeyden önce Oruk Kebabı ve Küşleme biraz fazla pişmiş ve ister istemez kuruydu. Özellikle Küşleme'nin orta pişmiş yenmesi taraftarıyım, başarısız buldum Özkilis'i. Oruktaki nanenin hissi hoş fakat etin kuruluğu bu zevki kısıtlıyor.
Kilis Tava

Direkt olarak ateşle teması olmadığından Kilis Tava pişirme açısından daha başarılı, en azından kurumamış, canlılığını kaybetmemişti. Gel gelelim Kilis Tava'nın altında olduğunu söyledikleri patlıcanın tadına ben pek az bakabildim. Herhalde ortada olunca yetişemedim ya da şöyle bir dokundurup geçmişlerdi.




Son not olarak: Gidin ve muazzam bir lahmacun, ayran ve gavurdağ ziyafeti çekin kendinize. Gerisini olsa da olur olmasa da. Ama illa kebap yiyeceğim diyorsanız, eti az pişirmeleri konusunda telkinde bulunun. Gıcık damgası yiyecek olsanız da, kuru et yemenizden iyidir. Fiyatlar özellikle kebap civarında oldukça uygun 10-15 TL arasında, lahmancun yanlış hatırlamıyorsam 2.5 TL'ydi.

Vedat Hoca'nın da değerlendirmesine bir bakın isterseniz, ama unutmayın ki Hoca 3 sene önce yazmış bu yazıyı. Yani benim belirttiğim sapmalar o kadar da yersiz değil.


Afiyet olsun

No comments:

Post a Comment